Untitled Document

MANZUM MENKIBE - CEHENNEM

Mirac’da âhıreti birlikte gezer iken
Cebrâil dedi: “İşte, o korkulan Cehennem.”

Ve Mâlik’e dedim ki: “Açıver kapısını.”
Dedi: “Görmeye gücün, yeter mi kenarını?”

Cehennemde yetmiş bin deniz gördüm ateşten,
Görünmezdi uçları, bir hayli genişlikten.

O ateş deryâları, dalgalanıp dururdu,
Arkasından çok korkunç, sesler hâsıl olurdu.

Suâl ettim Mâlik’ten: (Kimleredir bu azâp?)
Başını öne eğip, vermedi hemen cevap.

Ve sonra anlatırken, Mâlik Resûlullaha,
Peygamber Efendimiz, başladı ağlamaya.
Ve hattâ o kadar çok, ağladı ki o Server,
Gökteki melekler de, ağlaştılar beraber.

Hak teâlâ buyurdu: (Ey Sevgili Habîbim!
Ümmetinin hepsine, şefkatim çoktur benim,

Cennete ümmetinin, tamâmı girmeyince,
Sâir ümmetler dahî, girmezler daha önce.

Avdet et ey Habîbim, davet et kullarımı
Tâ gelip de göreler, Cennette didârımı.)

Ayrılarak o gece, Rabbimin huzûrundan,
Ve Mescid-i Aksâ’ya, Cibrîl’le geldik heman.

Oradan da binerek, o Burak üzerine,
Bir anda vâsıl olduk, Ümm-ü Hânî evine.


Erkek : Mehmed - Kız : Mücahide - Yemek : Etli mercimek, Şehriye çorbası, Pilav, Turşu, Revani



Featured Image 01