Untitled Document

MENKIBE - KÖLENİN HÂLİ

Abdullah bin Mübârek hazretlerinin bir kölesi vardı. Bu köle için, ba’zıları,” Kölen mezar açıp, kefen soyuyor ve bundan aldığı paraları sana veriyor.” dediler. Bu habere çok üzülen, Abdullah bin Mübârek hazretleri, bir gece kölesini takip etti. Köle mezarlığa gitti. Daha önce hazırladığı bir çukura girip namaza durdu. Sonra secdeye varıp, ağlayarak Alahü teâlâ’ya yalvardı.

Abdullah bin Mübârek hazretleri bir köşeye çekilip sabaha kadar onu takip etti. Sabah olunca, köle şöyle dua etti:
“Ey benim asıl sahibin olan Rabbim. Mecâzi efendime para vermem gerekiyor. Muhtaçların sığınağı sensin.”
Duâdan sonra kölenin avucunda bir dirhem gören, Abdullah bin Mübârek hazretleri daha fazla dayanamayarak kölesinin yanına gitti. Kendisini kucaklayıp tebrik ettikten sonra dedi ki:

“Senin gibi köleye canlar fedâ olsun. Keşke sen efendi ben köle olsam.”
Bunun üzerine köle, “Yâ Rabbî, hâlim anlaşıldı. Emânetini al!” dedi. O anda rûhunu teslim etti.

DÖRTLÜK - MERHÂLE

Bir merhâleden, güneşle deryâ görünür,
Bir merhâleden, her iki dünya görünür,
Son merhâle, bir fasl-ı hazândır ki, sürer,
Geçmiş-gelecek cümlesi rüyâ görünür.
                          Yahya Kemal Beyatlı


Erkek : Şinasi - Kız : Raşide - Yemek : Lahana Dolması, Kıymalı Yumurta, Meyve



Featured Image 01