Untitled Document

MANZUM MENKIBE - GÖKDEN GELEN SOFRA

İbrahim Havvas vardı, evliyâyı kirâmdan,
Ağlardı gözyaşıyle, hep Allah korkusundan.

Bir gün bir yolculuğa, çıkmaya karar verdi,
Bir rahip kendisine, gelerek şöyle dedi:

(Duydum ki falan zaman, yola gideceksiniz
Beni yol arkadaşı, kabul eder misiniz?)

(Olur) buyurdu ona, çıktılar sonra yola,
Bir ağacın altında, verdiler biraz mola.

Rahip dedi: (Acıktık, şimdi ne yapacağız?
Açlıktan yürümeye, kalmadı tâkatımız.

Sen derdin ki Rabbimiz, kefildir rızıklara,
Duâ et, biraz yemek, göndersin bu kullara.)

(Peki) dedi ve hemen, kaldırdı ellerini:
(Yâ Rabbî, mahcup etme, bunun yanında beni!)

O anda indi gökten, sofra ile yemekler,
Berâberce yiyerek, yola devam ettiler.
Akşam vakti olunca, acıktı ikisi de,
Buyurdu: (Yemek için, sen duâ et şimdi de!)

Râhip durdu, düşündü, biraz kendi kendine,
O anda, gökyüzünden, bir sofra indi yine.

İbrahim Havvas ona, sordu merâk ederek:
(Nasıl duâ ettin ki, geldi bize bu yemek?)

Râhip dedi: (Efendim, müjde vereyim size,
Şu anda ben de girdim, mübârek dinimize.)


Erkek : Nafi - Kız : Fatma - Yemek : Ezogelin çorbası, Piyaz, Etli enginar, Turşu



Featured Image 01