Untitled Document

SOHBET - SABIR

Sabır, şikâyet ve feryatta bulunmadan, hoşnutsuzluk göstermeden gelen belâya katlanmaktır. Belâlara sabretmek, kurtuluşa sebep olan güzel huylardandır. Sabır, Peygamberlerin hasletlerindendir.

Sabrın büyüklüğü ve fazîleti sebebiyle Kur'ân-ı kerîmde yetmişten fazla yerde sabır ve sabredenlerin sevaplarının hesapsız olarak verileceği bildiriliyor.

Bir hastalık, bir belâ gelince bağırıp çağırmak fayda vermez. Aksine zararlı olur. Bunun tek çâresi, Allahın takdîrine râzı olmaktır. Sabırlı olmayan muvaffak olamaz.

Bu dünya zahmet ve belâ yeridir. Bu dünyaya gelen, bu musîbetlere mâruz kalacaktır. Kim Allahtan korkarak sabrederse, sıkıntılardan kurtulur ve murâdına erer.

 

TARİH - PABUCU DAMA ATILMAK

Osmanlılarda her çeşit esnaf, yaptığı malı sağlam ve hîlesiz yapmak mecbûriyetindeydi. Ayakkabıların sağlam olması ve muayyen bir zaman dayanması lâzımdı. Çabuk bozulan, hîleli bir ayakkabıdan şikayet olursa, hemen o loncanın (Esnaf teşkilatı) yiğitbaşısı çağrılır ve hîle yapılıp yapılmadığı araştırılırdı. Şayet esnaf ayakkabıda bir hîle yapmış ise cezalandırılır, parası ödetilir ve esnafın yaptığı ayakkabı dama atılırdı. Herhangi bir esnafın ayakkabısının böyle dama atılması, onun için büyük bir ar meselesi olur, bütün şeref ve haysiyetini kaybederdi.



Erkek : Âdil - Kız : Ayşe Yemek : Köfteli Çorba, Etli Kış Türlüsü, Peynirli börek



Featured Image 01