SOHBET - TEFSîR ve HADîS OKUMAK
Âlim olmayan kimselerin, tefsîrden, hadîsten din öğrenmesi mümkün değildir. Meselâ, abdestin farzı, Hanefî’de 4, Şâfiî’de 6, Mâlikî ve Hanbelî’de daha fazladır. Tefsir ve hadîsten abdestin farzını bile öğrenmemiz mümkün değilken, i’tikâdî konuları öğrenmemiz nasıl mümkün olur? İslâm âlimleri yıllarca çalışarak, Kur’ân-ı kerîm ve hadîs-i şerîflerden çıkardıkları hükümleri, kitaplara yazmışlardır. Bir müslüman, hangi mezhebde ise, mezhebine âit kitapları okur, dinini öğrenir. Zaten her müslümanın, bir ilmihâl kitabı okumakla dinine âit lüzûmlu bütün bilgileri öğrenmesi mümkündür. Tıp kitabı okuyarak hastalıklara teşhis koymak, tedâvi ve ameliyatlara girişmek milyonda bir ihtimal de olsa belki mümkün olabilir, fakat Kur’ân ve hadîsten din öğrenmek mümkün olmaz. Her işi ehlinden öğrenmek lâzımdır. Fıkıh kitaplarını “Tabu” olarak gösterenler, “Dini Kur’ân ve hadisten öğrenin!” diyenler, eğer câhil değilseler, din anarşisi meydana çıkarmak için çalışan kimselerdir.
ALİ GÜLER
ŞİİR - DÖRTLÜK
İbâdet acısı bu nefse tatdır, | ||
İbâdet olmayan hâli nidersin? | ||
İç, ol zehri ki, bal olsun sonunda | ||
Sonunda zehr olan balı nidersin? | ||
Niyâzî-i Mısrî | ||
KIBLE SÂATİ VAKTİ
Takvimimizde her şehir için gösterilen Kıble Saati vaktinde, Güneş'e doğru dönen kimse, Kâbe yönüne dönmüş ve o yerin kıblesini bulmuş olur.
Erkek : Necip - Kız : Zerrin - Yemek : Sığır Eti Haşlama , Fasulye Piyazı, Baklava