MENKIBE - ÜÇ GÜNLÜK AÇLIK
Peygamber efendimiz bir gece eve vardıklarında buyurdular ki: - Yâ Âişe! Üç gündür birşey yemedim. Yiyecek bir şeyin var mı?
Sözlerini bitirir bitirmez kapı çalındı ve hazret-i Ebû Bekir geldi. Ne için geldiği sorulunca da: - Yâ Resûlallah! dedi. Üç gündür birşey yemedim. Mübârek yüzünüzü görerek açlığımı unutmak için geldim.
Bu sırada hazret-i Ömer ve hazret-i Ali de geldiler onlar da aynı şeyi söylediler. Hazret-i Ali dedi ki:
- Yâ Resûlallah! Dün Mu’az bin Cebel’in bahçesinde ağaç üzerinde hurmalar gördüm. Peygamber efendimiz buyurdu ki:
- Kalkın, Mu’az’ın evine gidelim. Birlikte eve geldiler. Hazret-i Ebû Bekir seslendi:
- Yâ Mu’az! Devlet kuşu başına kondu. Allahın Resûlü evine teşrif etti. Fakat evden bir ses gelmedi. Yalnız Mu’az hazretlerinin küçük kızı uyanıp annesine, hazret-i Ebû Bekir’in kapıya geldiğini söyledi. Annesi gece vakti böyle birşey beklemediği için kızının sözüne inanmayıp tekrar uyudu.
Sıra ile hazret-i Ömer ve hazret-i Ali de çağırdılar. Çocuk yine söyledi, annesi rüyâ gördüğünü zannetti. En sonunda Resûlullah efendimiz çağırdı. Kız bu sefer babasının kapısına gidip durumu anlatınca Mu’az hazretleri hemen kapıya koşup, misâfirlerini içeri aldı. Peygamber efendimiz durumu anlatınca çok üzüldü ve dedi ki: - Yâ Resûlallah! Hurmaları bugün toplayıp birazını yedik geri kalanını da sadaka verdik.
Bunun üzerine Peygamberimiz hazret-i Ali’ye evdeki bir sepeti alarak bahçeye gitmesini ve hurma ağacına “Resûlullah senden hurma istiyor.” demesini buyurdu. Hazret-i Ali gidip söylenileni dedi ve ağaç bir anda hurma ile doldu. Sepete doldurup getirince herkes doyuncaya kadar yediği halde sepetten hiç hurma eksilmediği görüldü.
Erkek : Tahir - Kız : Tahire- Yemek : Yoğurtlu bakla, Börek, Komposto, Muhallebi