İran Şah‘ı III. Selim Han’ın padişahlığını tebrik etmek için, Edirne’ye Şah kulu adında bir elçi göndermişti. Şah kulu büyük bir hediye kervanı ile Edirne’ye yaklaşırken Padişahın emri ile emri ile Şemsi Paşa da tertipli ve güzel giyimiş küçük birlik ile onu ile onu uzak mesafeden karşılamaya çıkmıştı. Şah Kulu Osmalı askerlerinin ihtişamını çekemeyip şemsi Paşa’ya dedi ki:

-Uzaktan aserlerinizi gelin alayına benzettim.

Şemsi Paşa’da şöyle dedi: -Evet haklısınız. Çaldıran’da gelin almaya gelen, gördüğünüz bu askerdi.

Yılmaz Öztuna Türkiye Tarihi: 7/122)

Dünyanın enerji kaynağı olan Güneş, bu günlerde bu nimeti üzerimize bol bol saçmakttadır.  Bu, rahmet adı verilen yağmurlarla birleşince bereketin habercisidir.

İnsan da bitkiler gibi direkt güneşten faydalanır. Ancak bunun için çok az güneş ışığına ihtiyaç vardır. Ultraviole denilen mor ötesi ışınlar ile cildinizde D vitamini ayrıca hayvani gıdalardan da aldığımız için çok az güneş ışığı bize yeterlidir.

Güneşin cildimizdeki etkilerini cildi yaşlandırma ve zayıflatma yönünnden birikici bir şekilde ortaya çıkar. Yani cilt ne kadar fazla direkt güneşe maruz kalırsa o kadar çabuk incelir, buruşur ve kanser görülme oranı artar. Buna misal olarak denizci ve çiftçileri verebiliriz. Güneşlenirken uzun zaman güneşte kalmak zannedildiği gibi faydalı değildir.