Untitled Document

SOHBET - ÇOCUK TERBİYESİ

Çocuk ana-baba elinde bir emânettir. Onların temiz kalpleri kıymetli bir cevher gibidir. Mum gibi, her şekli alabilir. Küçük iken, hiçbir şekle girmemiştir. Temiz bir toprak gibidir. Temiz toprağa hangi tohum ekilirse, onun meyvesi hâsıl olur. Çocuklara îmân, Kur’ân-ı kerîm ve Allahü teâlânın emirleri öğretilir ve yapmağa alıştırılırsa, din ve dünya seâdetine kavuşurlar. Bu seâdetde anaları, babaları ve hocaları da ortak olur. Eğer, bunlar öğretilmez ve alıştırılmaz ise, bedbaht olurlar. Yapacakları her fenâlığın günahı ana, baba ve hocalarına da verilir. Allahü teâlâ, Tahrim sûresinin altıncı âyetinde buyuruyor ki:

(Kendinizi ve evlerinizde ve emirlerinizde olanları ateşten koruyunuz!) Bir babanın, evlâdını Cehennem ateşinden koruması, dünya ateşinden korumasından dahâ mühimdir. Cehennem ateşinden korumak da imânı ve farzları ve harâmları öğretmekle ve ibâdete alıştırmakla ve kötü arkadaşlardan korumakla olur. Bütün fenâlıkların başı fenâ arkadaştır.

FIKRA - UYANIK EŞEK

Harman zamanıydı. Dövene koşulan öküz, sahibine bir haftadır hasta olduğunu söyleyip işten kaçıyor, ahırda yan gelip yatıyordu. Öküzün işten kaçması eşeğin zararınaydı. İş geri kalmasın diye köylü eşeği dövene koşuyordu. O akşam yorgun argın ahıra gelen eşeğe öküz sordu:

- Nasıl zor gelmiyor ya, eşek kardeş?

Zavallı eşeğin yorgunluktan sesi zor çıktı:

- Eh ne yapalım, sen iyileşinceye kadar katlanacağız.

- Ali ağa bir şey demiyor mu?

- Yoo.. Bir şey demiyor, ama bugün bir ara baktım köyün kasabıyla konuşuyordu...

 



Erkek : Bahri - Kız : Naciye - Yemek : Yayla çorbası, Ciğer tava, Yoğurt, Kavun



Featured Image 01