Untitled Document

MANZUM MENKIBE - İMÂM-İ ŞAFİİ

Her yıl vergi olarak, Hârun Reşid Bizanstan,
Bol miktarda altın ve mal alırdı onlardan.

Bir sene, imparator, vergiyi vermemişti,
Bâzı papazlarıyle, bir haber göndermişti. 

(İlimde yenerseniz, eğer bizimkileri,
Yine eskisi gibi, veririz vergileri.)

Geldi bu maksat ile tam dörtyüz Hıristiyan,
Halife, âlimlere, emir verdi o zaman. Toplantı,

Dicle nehri yanında yapılmıştı,
Bunu seyretmek için, cümle halk toplanmıştı.

Halife Hârun Reşid, İmâm-ı Şâfii'ye,
Söyledi: (Papazlara, haddini bildir!) diye.

İmâm, seccâdesini, alıp omuzlarına,
Yürüdü nehre doğru, geldi su kenarına. 

Sonra seccâdesini attı Dicle nehrine,
Su üstünden yürüyüp, oturdu üzerine. 

Buyurdu: (Benim ile, kim konuşmak isterse,
Gelsin şu seccâdemin, üzerine o kimse!) 

Bunu gören papazlar, vazgeçti konuşmaktan,
Şehâdeti getirip, hepsi oldu Müslüman. 

Bizans İmparatoru, duyunca bu haberi,
Üzüldü, mahcup oldu, gönderdi vergileri. 

Ve dedi ki: (İyi ki, gelmedi o, bu yana,
Burdakileri dahi, getirirdi imâna.)

 

BATILI GÖZÜYLE - 20072000

"Hırsızlık İstanbul'da son derece nâdirdir: Ben Türkiye'de takriben 14 sene kaldığım hâlde, bu müddet zarfında hiç bir hırsızın orada cezâ gördüğünü işitmedim. Yol kesen 6 haydutun cezâlarının verildiğini işittim. Onlar da hep Rumlardandı.

Türkiye'de yankescinin ne olduğu bile bilinmez. Onun için ceplerin el çabukluğundan korkusu yoktur".

Fransız Seyyah A. de la Motraye 1727

FIKRA - ACEMİ BERBER

  Adamın biri birgün acemi bir berbere tıraş olmaya gider. Beceriksiz berber, adamın cildini kesmeye ve her kanattığı yere pamuk koymaya başlar.
  Buna fena hâlde kızan adam berbere çıkışır:
  – Başımın yarısına pamuk ektin, bırak öbür yarısına da ben keten ekeyim!..


Erkek : Taha - Kız : Banu  - Yemek : Tas kebabı, Bulgur Pilavı, Komposto, Üzüm



Featured Image 01