Untitled Document

SOHBET - VAKIF NEDİR

Vakıf (Vakf) kelimesinin sözlüklerdeki karşılığı şöyledir: “Sahibi tarafından dinî  şartlara uygun olmak kaydıyla hayırlı bir işe, hayır ve hasenata bırakılan mal ve mülktür.”

Bir kimsenin resmî bir senetle veya vasiyet yoluyla mallarını yahut mallarından bir kısmını, belirli bir gaye için tüzel kişiliğe sahip bir duruma getirmesi Vakıf adını alır. Yani, bir kurumun, yahut hizmetin sürmesini sağlamak gayesiyle, resmî bir belgeye ve belli şartlara bağlı olarak bırakılan mülk veya paraya vakıf denir.
Vakıf yapana Vâkıf, vakfedilen şeye de Mevkûf denir. Vakfın çoğulu Evkaf'dır. Vakfı idare edene Mütevellî, mütevellîyi kontrol edene Nâzır, vakıf şartlarının yazılı olduğu belgeye de Vakfiye adı verilir.

İmâm-ı Ebû Yûsuf ve İmâm-ı Muhammed hazretlerine göre; vakfedilen mal, sahibinin mülkünden çıkar, satılmaz, bağışlanmaz, miras bırakılmaz.
Vakıf; kişilerin taşınır veya taşınmaz bir değeri, herhangi bir dış etki olmaksızın, sadece kendi rıza, görüş ve istekleriyle özel mülkiyetlerinden çıkarıp, hayır ve iyilik amacıyla yine kendileri tarafından belirlenen hayrın şart ve hizmetlerinin ifası için devamlı olarak tahsis etmesidir.

İslâmiyette ilk vakıf, Peygamberimiz Muhammed aleyhisselâm tarafından, Hicretin 3. senesinde Medine’de kurulmuştur. Peygamber efendimiz, kendi mülkü olan yedi hurmalığı, İslâmiyeti korumak maksadiyla vakfetmiştir. Peygamber efendimizin bu sünnetine uyarak Eshâb-ı kirâm da pek çok vakıf yapmışlardır.

Ecdadımızın yaptığı bazı vakıflar:
Câmi, mescid, medrese, imâret, su yolları, su kemerleri, çeşme ve sebiller, yollar, kaldırımlar, aş evleri, dul ve yetim evleri, çocuk emzirme ve büyütme yuvaları, kütüphane, dükkân, misafirhane, kuyular, çamaşırhane, helâ, han, hamam, bedesten, türbe, iskele, deniz feneri, esir ve köle azat etmek, fakirlere yakacak temin etmek, ağaç dikmek, borçtan hapse girenlerin borcunu ödemek, dağlara geçitler kurmak, öksüz kızlara çeyiz hazırlamak, borçluların borçlarını ödemek, dul kadınlara ve muhtaçlara yardım etmek, kuşların beslenmesi...

 

FIKRA - ERKEN EMEKLİ

  Hâkim suçluya der ki:
  -Seni bu defâlık affediyorum. Bir daha seni burada görmeyeceğim.
  Suçlu şaşkın şaşkın cevap verir:

  -Hayrola efendim. Yoksa erken emekli mi oluyorsunuz?..



Erkek : Nasuh - Kız : Nilgün  - Yemek : Haşlama Et, Zeytinyağlı barbunya, Kuskus pilavı



Featured Image 01