Untitled Document

SOHBET - GIYBET ETMEK BÜYÜK GÜNAHTIR

Belli bir mü'minin veyâ zimmînin [gayr-ı müslim vatandaşın] aybını, onu kötülemek için arkasından söylemek, gıybet olur. Gıybet, harâmdır. Dinleyen, o kimseyi tanımıyorsa, gıybet olmaz. Gıybet olunan kimse bunu işitirse, üzülür. Bedeninde, nesebinde, ahlâkında, işinde, sözünde, dîninde, dünyasında, hattâ elbisesinde, evinde, hayvanında bulunan bir kusûr, arkasından söylendiği zaman, bunu işitince üzülürse, gıybet olur.

Gıybet, insanın sevaplarının azalmasına, başkasının günahlarının kendisine verilmesine sebep olur. Bunları, her zaman düşünmek, insanın gıybet etmesine mâni olur.

Gıybet, üç türlüdür: Birincisinde, "Ben gıybet etmedim, onda bulunan şeyi söyledim" der. Böyle söylemek, küfr olur. Çünkü, harâma, helâl demiş olur. İkincisinde, gıybet olunana duyurmaktır. Büyük harâm olur. Tevbe etmekle affedilmez. Onunla helâlleşmek de lâzım olur. Üçüncüsünde, gıybet olunanın bundan haberi olmaz. Tevbe ve istigfâr etmekle ve ona hayr duâ etmekle affolur.

Yanında gıybet yapıldığını işiten kimse, buna hemen mâni olmalıdır.

Hadîs-i şerîflerde buyuruldu ki:

(Din kardeşine, onun haberi olmadan yardım eden kimseye, Allahü teâlâ dünyada ve âhırette yardım eder.)

(Yanında, din kardeşine gıybet edilince, gücü yettiği hâlde ona yardım etmeyen kimsenin günâhı, dünyada ve âhırette kendisine yetişir.)

Gıybet etmenin keffâreti, üzülmek, tevbe etmek ve onunla helâlleşmektir. Pişman olmadan helâlleşmek, riyâ olur, ayrı bir günah olur.

FIKRA - PASTALAR

- Oğlum, dolapta iki pasta vardı, neden bir tane kalmış acaba?
- Aceleden onu görememişim anneciğim!



Erkek : Zeki - Kız : Zuhal  - Yemek : Sütlü çorba, Etli bamya, Peynirli börek, Komposto



Featured Image 01