SOHBET - MÎLÂDÎ ve HİCRÎ SENELER

Avrupa kitaplarında ve tercümelerinde, Eflâtun'un Mîlât'tan, yâni Îsâ aleyhisselâmın dünyayı teşrîflerinden 384 sene önce öldüğü yazılıdır. Kendisi meşhûr olduğundan, ölüm zamanına inanılırsa da, Îsâ aleyhisselâma, ancak 12 Havâri inanıp, Îsevîler asırlarca gizli yaşadıklarından, Mîlâd, yâni Noel gecesi doğru anlaşılamamıştır. Mîlâdın, Aralık ayının 25'inde veyâ Ocak ayının 6. veyâ başka gün olduğu sanıldığı gibi, bugünkü Mîlâdî senenin 1 veyâ 4 sene az olduğu, çeşitli dillerdeki kitaplarda yazılıdır. O hâlde, Mîlâdî sene, Müslümanların senesi olan, Hicrî sene gibi, doğru ve kat'î olmayıp, günü de, senesi de şüpheli ve yanlıştır.

İmâm-ı Rabbânî hazretlerine göre, 300 seneden fazla olarak noksandır ve Îsâ aleyhisselâm ile Muhammed aleyhisselâm arasındaki zaman, 1 000 seneden az değildir.

Mevâhib-i Ledünniyye 2. cilt, 3. faslında diyor ki; "İbni Asâkir'in Şâbî'den haber verdiğine göre, Îsâ aleyhisselâm ile Muhammed aleyhisselâm arasında 963 sene fark vardır."

Muhammed aleyhisselâm, hicret ederken, Mîlâdî 622 senesinde, Safer ayının 27. (9 Eylül) Perşembe günü sabah evinden çıkarak, öğleden sonra Hazret-i Ebû Bekir'in evine, oradan da akşama yakın Sevr Dağı'ndaki mağaraya geldiler. Buradan, Pazartesi gecesi çıkıp, Rebi'ul-Evvel ayının 8. (20 Eylül) Pazartesi günü Medîne şehrinin Kubâ dış mahallesine ayak bastılar. Bu gün, Müslümanların Hicrî Şemsî sene başı oldu. (Acem'lerin Şemsî senesi, bundan 6 ay önce, yâni Mart'ın 20. günü olan Mecûsî bayramında başlamaktadır.) O senenin Muharrem ayının başı, Hicrî Kamerî sene başı kabûl edildi. Bu Hicrî kamerî sene başı, Mayıs ayının 16. Cumâ günü idi. Kubâ'da 4 gece kalıp, Cumâ günü çıkıp, o gün Medîne'ye girdiler. Mîlâdî sene başının rastladığı Hicrî şemsî sene, Mîlâdî seneden 622 noksandır. Herhangi bir Hicrî şemsî sene başının rastladığı mîlâdî sene, bu Şemsî seneden 621 fazladır.