Alış-veriş bilgisini bilmeyen harama düşer. Harama düştüğünden haberi bile olmaz. Yaptıklarının dine uygun olmadığını bilmediği için sorup öğrenmeye de lüzûm görmez. Bunun için alış-veriş bilgisini çok iyi bilmek lâzımdır. Alış-verişte şu dört şeye çok dikkat etmelidir:

1- Satılan malı, olduğundan aşırı methetmemelidir. Çünkü hem yalan söylemiş, hem de zulüm etmiş olur. Alış-verişte doğru bile olsa yine yemin etmemelidir. Alış-verişte Allahü teâlânın ismini söylemek saygısızlık olur.

2- Malın ayıbını, müşteriden gizlememeli, olduğu gibi göstermelidir. Kusûru gizlemek hıyânettir. Malın yalnız iyi tarafını göstermek zulüm, hîle olur. Her sanatta hîle yapmamak farzdır. Çürük iş yapmak ve bunu gizlemek haramdır.

3- Ölçüde hîle etmemeli, doğru tartmalıdır. Allahü teâlâ Mutaffifîn sûresinde meâlen; (Verirken noksan, alırken fazla ölçenlere acı azaplar yapacağım.) buyurmaktadır.

4- Satış fiyatında hîle yapmamalıdır. Piyasayı bilmeyenlere yüksek fiyatla mal satmak haramdır. Acemi olup, mal satmasını bilmediği için ucuz satandan mal almamalıdır. Alış-verişte, kendisine yapılmamasını istediği şeyleri başkasına yapmamalıdır. Herkes mal alırken, aldanmamak için çok gayret göstermelidir. Satan kimse de, başkasını aldatmamak için gayret gösterirse, zulüm yapmaktan kurtulmuş olur.

İnsanlık tarihi boyunca yapılan savaşların en kanlısı olan II. Dünya Savaşı, 1 Eylül 1939’da başlayıp, 8 Mayıs 1945’de bitmişti. 38 milyon kadar insanın öldüğü bu savaşta, görünüşte Almanlar mağlup oldular. Fakat kısa zamanda eskisinden daha kuvvetli hâle geldiler. Esas kaybeden, kazanmış görünse de İngilizler oldu. Topraklarında güneş batmayan imparatorlukları küçüldü, dağıldı ve bütün sömürgelerini yavaş yavaş kaybettiler. İngilizler, Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılmasında da büyük rol oynamışlardır.