MAKALE - ÇOCUK BÜYÜTMEK DEĞİL YETİŞTİRMEK
Çocuk büyütmek başka, çocuk yetiştirmek ise çok daha başka bir şeydir. Çocuğu okula göndermek, yedirip içirmek, giydirip gezdirmek, asla onu yetiştirmek demek değildir. Eğer öyle düşünülürse, bunun bedeli ilerde ağır olur.
Çocuğun yetiştirilmesini sadece anneye bırakan babalar, sadece babaya bırakan anneler, yahut başkalarına bırakan anne ve babalar, mazeretlerinde tamamen haklı olamayacaklarını ve sorumluluktan kurtulamayacaklarını unutmamalıdır.
Aile ağacının meyvesi olan çocuğu yetiştirmek de, ailenin ara sıra, aklına geldikçe, mecbur kaldıkça değil, sürekli zerrelerinde hissetmesi gereken en önemli vazifelerinden biridir.
Unutulmamalı ki; küçük yaşta öğrenilen hususlar, taşa yazılmış yazılar gibidir. Onlara ne verirsek, ileride karşımıza o çıkacaktır.
Çocuğu yetiştiren sadece okul değildir ve çocuk yetiştirme meselesi, iyi de olsalar sadece okula ve çevreye bırakılamayacak kadar ciddî bir konudur. Her yerde, çocuklarından, herkesten önce baba ve anne sorumludur.
Aile ortamını çocuğun yetişmesi için en verimli hâle getirmeye gayret etmelidir. Ev, çocukların ruhlarını ve kalplerini doyuran, onların her yönden en güzel şekilde yetişmeleri için yardımcı olan güven dolu sıcak bir yuva, bir yönüyle de âdeta okul olmalıdır.
Maddî imkânlar ve tahsil seviyesi öne sürülmemelidir. ‹nsan bunu kendisine vazife edinir ve elinden geleni yaparsa, çok az imkânlarla da çok fazla imkân sahiplerinden daha iyi şeyler yapabilir. Başarı konusunda önemli faktörlerden bir tanesi de düzenli bir aile hayatıdır. Demek ki aile, dış dünyadaki bütün olumsuzluklara karşı en sıcak sığınma ve huzur kaynağı olma vasfını kazanmalıdır. Şunu hiç unutmamalıdır ki; aile içi huzur veya huzursuzluk, çocukların ruh dünyasına ve davranışlarına da doğrudan ve dolaylı olarak mutlaka yansır.
Ahmet Ayyıldız