Untitled Document

SOHBET............................... GERÇEK SEVGİ

Gerçek sevgi; hiçbir karşılık beklemeden sevgiliye tâbi olmak, O’na itaat etmek, O’nun her işini güzel, her eziyetini, her iyilikten daha tatlı görmek ve O’nun dostlarını dost, düşmanlarını düşman bilmektir… Aşıklar, sevgililerinin divanesi olup, onlara aykırı bir şey yapamaz. Aykırı gidenlerle uyuşamaz. Sevgiye gevşeklik sığmaz. İki zıt şeyin sevgisi bir kalbde, bir arada yerleşemez. “Cem-i zıddeyn muhâldir.” Yani; iki zıddan birini sevmek, diğerine düşmanlığı gerektirir.
Gerçek sevgi, sevgilinin her şeyini sevmeyi gerektirir. Sevgi, sevgilinin dostlarını sevmeyi, düşmanlarına düşmanlık etmeyi gerektirir. Bu sevgi ve düşmanlık, sadık olan âşıkların elinde ve iradesinde değildir. Çalışmaksızın, zahmet çekmeksizin kendiliğinden hâsıl olur. Dünyanın güzel görünüşlerine kapılanlara hâsıl olan sevgi de, bunu gerektiriyor. Seven, sevgilisinin düşmanlarından kesilmedikçe, sözünün eri sayılmaz. Buna yalancı denir. Onun düşmanlarından uzaklaşmadıkça, sevgiliye dost olunmaz. Sevgi, sevgilinin her şeyini sevmeyi gerektirir. Ona yakından uzaktan ilgili olan her şeyi sevgili kılar. Bunun için; “Sevgilinin kapısındaki köpek, sevenin kalbinde, diğer köpeklerden üstündür ve ayrı bir yer tutar.” demişlerdir. Büyüklerin; “Sevdiğini incitene darılmaz, gücenmez isen, köpek senden daha iyidir.” sözü meşhurdur. 
Yusuf aleyhisselâmdan sonra Allahü teâlâya âşık olan Hazret-i Zeliha; “Bugün Yusuf’u gördüm.” diyen herkese bir kolye verirdi. Sevgisi uğruna, malını, mülkünü, güzelliğini, hatta 70 deve yükü cevahir ve gerdanlık feda eder. Hazret-i Yusuf ile evlenince, yanına gitmez. Hazret-i Yusuf sebebini sorunca; “Allahü teâlânın sevgisi bana yeter.” der.
Leyla’nın uğruna deliren Mecnun’a; “Adın ne?” diye sorarlar. O da; “Leyla” der. “Leyla ölmedi mi.” derler. “Hayır ölmedi. Kalbimde... Ben Leyla’yım.” der. “Leyla’nın evine doğru bak!” derler. O da; “Leyla’nın evini gören yıldıza bakmak bana yeter.” diyerek ağlar. Gülün kadrini ancak bülbül bilir. “Gül, demişler bülbüle - Ağlamış feryat ile.”
Büyükler; “Aşktan maksat, dert ve gam çekmektir. Kavuşmak, hiç hatıra bile gelmez.” demişler, aşkı böyle tarif etmişlerdir. 
Gerçek sevgi üç şeyle belli olur:
1- Seven, sevdiğinin sözünü, başkasının sözüne tercih eder.
2- Sevdiğinin yanında bulunmayı, başkalarının yanında bulunmaktan üstün tutar.
3- Sevdiğinin kendisinden râzı olmasını, başkalarının hoşnut olmasından çok kıymetli bilir.        

Merhum Enver Ören’in bir sohbetinden     



Erkek: Muhlis - Kız: Mehpare - Yemek: Ezogelin çorbası, Fırında köfte, Kadayıf. 



Featured Image 01