Untitled Document

SOHBET...................... KÂBE ve ZEMZEMİN TARİHİ (2)

Kâbe’nin unutulduğu yıllardan birinde, İbrâhim aleyhisselâm, Hacer vâlidemizi ve oğlu İsmâil’i alır, söz konusu vâdiye getirir. “Sizi burada bırakmakla emrolundum.” der ve döner. Hacer Hâtun misli zor görülen bir tevekkülle emre boyun eğer, “Olsun, Rabbim bize yeter!” der. Yanlarında bir kırba su ve üç beş hurmaları vardır. Üstelik şirin İsmâil henüz bebektir. Hacer vâlidemiz bir şeyler bulabilmek ümidi ile önce Safa tepesine çıkar. Bir ağaç, bir kuru ot bile yoktur. Sonra Merve tepesine gider. 
Hacer vâlidemiz, dönüşünde oğlunu bulamaz. Büyük bir telâşla tekrar Safa ve Merve tepeleri arasında 7 zor koşu yapar. Sonra tatlı bir ses işitir. Karşısında ay misâli Cebrâil aleyhisselâm görünür.
Bu şaşkınlıkta Hacer vâlidemiz oğlunu farkeder. Şirin bebeğin ayakları dibinde berrak bir suyun kaynadığını görür ve biriktirmek ister. Bir yandan suyu perdelemeye çalışır, bir yandan da kabını toprağa yapıştırır. Târifsiz bir telâşla “Zem” (dur) der, Hatta haykırır “Zem!.. Zem!..” Cebrâil aleyhisselâm tebessüm eder. “Bırak aksın!” der, “Bu su dâima akar ve asla tükenmez.” 
Bu su bir süre sonra göçebe kavimlerin dikkatini çeker. Nitekim Cürhümîler, Hacer vâlidemizden izin alıp, Kubeys Dağı eteklerine yerleşirler. Ve keremli vâdi şehir olur, adına Mekke denir. Kısa zamanda, Zemzem’in şifalı bir su olduğu her tarafa yayılır. 
Hadîs-i şerîflerde buyuruldu ki:
“Zemzem-i şerîfin suyu mübârektir.”
“Zemzem-i şerîf, içeni doyurur.”
“Zemzem suyundan kana kana içmek, nifaktan berattır.”
“Zemzem-i şerîf her ne niyetle içilirse, şifası onun içindir.”
“Su içeceğiniz vakit, ayakta içmeyiniz! Vücudunuza zararlıdır. Yalnız abdestten artan su ve Zemzem suyu ayakta içilebilir.”
Zemzem içileceği vakit kıbleye dönülür, Besmele ile doyuncaya kadar ayakta içilir. İçme esnasında üç kerre nefes alınır. Duâ edilir ve sonunda Allahü teâlâya hamd edilir. Zemzem suyu içilirken, edilen duâlar kabul olur.

 



Erkek: Mehmet - Kız: Mediha - Yemek: Şehriye çorbası, Z. yağlı barbunya, Pilav, Yoğurt. 



Featured Image 01