TARİH................. ESKİ İSTANBUL’DA ASAYİŞ
1835 yılına kadar asırlarca dünyanın en büyük şehri olan eski İstanbul’da asayiş şöyleydi:
✫ Evliyâ Çelebi (17. asır): “Gece İstanbul’da 12.000 bekçi vazifelidir. Her sokağın bir bekçisi vardı. Bunlar sokak halkını çok iyi tanırlardı.”
✫ Kanuni Sultan Süleyman Hân devri (1520-1566) yılda ortalama 1 cinayet.
✫ İstanbul’da 14 yıl kalan Fransız De la Montraye (1727): “Tek hırsızlık vakası duymadım. İstanbul dışında 6 Rum eşkıya yakalanıp cezalandırıldı.”
✫ 1740 Fransız Comte de Bonneval: “Osmanlı Devletinde hırsızlığa, haksız ve zorba bir davranışa hiç tesadüf etmezsiniz.”
✫ 1747 Fransız Guer: “Osmanlı Devleti’nde âsâyişin mükemmelliğini görmek, ne derece medenî olduklarını anlamaya yeter.”
✫ 1769 Sir James Porter: “İstanbul sokaklarında ne ayaklanma, ne hırsızlık ne düzensizlik bilinmez.”
GÜNÜN TARİHİ........... ŞEYH ŞÂMİL’İN VEFÂTI
Kafkasya millî kahramanı Şeyh Şâmil, Mevlânâ Hâlid-i Bağdadî hazretlerinin talebesidir. 1797’de Dağıstan’da doğdu. İmâm Şâmil, boyu iki metreden uzun, geniş omuzlu, pehlivan vücutlu, engin ve sağlam îmânlı, dînî ilimlere ve her türlü muharebe sanatına fevkalâde vâkıf, son derece cesur ve çevik müstesna bir zattı. Bir avuç askeri ile 35 sene Rusların koca ordusuna karşı akıl almaz bir mücadele vermiş, Kafkasya’nın istiklâli için çarpışmıştır.
Ömrü, Ruslarla mücadele ile geçti. Sonunda, hile ile oyuna getirdiler. Ruslara esir düştü. 10 sene esir kaldı. Hacca gitmesi için izin verildi. İstanbul’a geldiğinde, halk, kahramanı görmek için yollara döküldü. İstanbul’da bir müddet kaldıktan sonra, Medine-i Münevvere’ye yerleşip, 17 Şubat 1871 tarihinde orada vefât etti.
ZEKÂ BULMACASI
Irmağın, içine girince su bele çıkıyor. O zaman ayak bileklerine kadar dip çamuruna batıyor. Bir sağanak yağış ırmağı yükseltiyor. Yağmurdan sonra ırmağa girince su boyna kadar çıkıyor. Fakat ayaklar çamura batmıyor. Acaba neden? (Cevabı yarın)
Erkek: Ekrem - Kız: Eda - Yemek: Ezogelin çorbası, Fırında tavuk, Pilav, Turşu.