TARİH............... NUSRET MAYIN GEMİSİ

Çanakkale Müstahkem Mevkiler Komutanı Malatya Arapgirli Cevat Paşa 7 Mart 1915 akşamı Mayın Grup Komutanı Binbaşı Hafız Nazmi’yi çağırıp der ki: “Boğazı iyi bilen ve gözünü budaktan sakınmayan kurt bir denizci bul ve elimizde kalan mayınları düşmana görünmeden karanlık limana döşeyin!”
Binbaşının aklına hemen, Tophaneli Yüzbaşı Hakkı gelir, bu işi yaparsa o yapar. Fakat Yüzbaşı iki gün önce kalp krizi geçirmişti. Binbaşı Nazmi, Yüzbaşıyı hastanede bulur. “Böyle bir görev var, vatan senden hizmet bekliyor.” der. Doktorların; “Kalbi dayanmaz, ölür!..” ikazına rağmen görevi kabul eder.
Nusret Mayın Gemisi, 7/8 Mart 1915 gece yarısından sonra hareket eder. Yüzbaşı Tophaneli İsmail Hakkı Bey ve Müstahkem Mevkii Mayın Grup Komutanı Yüzbaşı Hafız Nazmi (Akpınar) Bey komutasında düşman gemilerinin projektörlerine aldırmadan Anadolu yakasında Erenköy’deki Karanlık Liman’a hareket eder. Düşman görmemesi için geminin ışıkları söndürülür. Kıvılcım atmasın diye ocakları bastırılır. Kıyıya paralel olarak 100’er metre aralıklarla ve suyun 4.5 metre altında sessizlik içinde 26 adet mayın döşenir. Geminin çarkçıbaşısı, ön yüzbaşı Ali Yaşar (Denizalp) Efendi’dir. Görev bitince geriye dönülür. Daha limana varmadan, Yüzbaşı Hakkı’nın kalbi daha fazla dayanmaz, dümenin yanına yığılır. Yüzünde vazîfesini yapmanın huzuru. dilinde şükür ve şehâdet vardır. Döşediği mayınların düşman zırhlılarını nasıl boğaza gömdüğünü ve geri döndüklerini görmeden rahmeti Rahmana kavuşur.
Çanakkale Boğazı’nı geçmeye teşebbüs eden Amiral J. De Robeck komutasındaki İngiliz ve Fransız donanmaları boğazı geçmeye çalışırken 18 Mart günü Nusret’in mayınları 639 kişilik mürettebatıyla Bouvet, onun ardından HMS Irresistible ve HMS Ocean zırhlılarını sulara gömmüştü. Dört zırhlısı ağır hasar alarak savaş dışı kalmıştır. Düşman donanması 7 saat süreyle bütün boğaz tahkimatını ateş altına almışsa da, bu girişim, kıyı topçusunun etkili karşı ateşi sayesinde sonuçsuz kalmıştır.
Cevat Paşa, müttefik donanmasının Boğaz’dan çıkışını Dardanos bataryasında izlemiş ve gemilerin ardından şükrederek; “Gittiler!.. Geçemediler!.. Geçemeyecekler!..” diye haykırmıştır.