Untitled Document

HÂTIRA....... ESKİ DEVİRLER

O kış soğuk bir akşamdı. Haydarpaşa’dan trene binecektim. Ben Erzurum treninde yataklıda bir yer bulmuştum. Erkence gelmiş, peronda aşağı yukarı geziniyordum. Bir kondüktör bağırdı:
- Son iki vagon kesilecek. Yolcular aşağı!
Uzunca bir duraklama oldu. Sonra vagonlara memurlar, polisler girip çıktılar. Derken yavaş yavaş iki vagon dolusu halk, kadın, çocuk eşyalarıyla perona dökülmeye başladı. 200 kişi vardı, bu bir fâciâydı. Seslenmeler, ağlaşmalar, koşuşmalar... Yavrusuna sarılıp ağlayan kadınlar, soğuk taşlar üzerine oturmuş ihtiyarlar gördüm. Peki, bu neydi, ne oluyordu? Bu halk ne olacaktı? Bu tren belki haftada 2-3 defa kalkardı.
Memurlar kayıtsızca aşağı yukarı dolaştılar. Tren bir manevra yaptı. O iki vagonu bırakıp başka başka boş iki vagon takmış, geldi. Bunlar vekillerin (bakanların) seyahatine mahsus vagonlardı. O zaman her vekil tek başına bir hususi vagonla seyahat ederdi. Prof. Tahsin Banguoğlu      TÜRKİYE GAZETESİ      1/5/1986

KISSADAN HİSSE.........AĞAÇ VE GÖLGESİ

Ağacın gölgesi, ağaca der ki:
“Biz ikimiz arkadaşız. Beraber dünyaya geldik, beraber büyüdük. Sen her zaman güneşle aramızda engel olup, onun yüzünü göstermiyorsun. Bu sana yakışır mı? Ne zaman güneş benim etrafımda dönse, aramıza giriyorsun. Niçin böyle yapıyorsun?”
Ağaç da gölgeye der ki:
“Hayır, ben sana engel olmuyorum. Benim güneşi görmemin sebebi, gece ve gündüz ayakta olup, Allahü teâlâyı zikretmemdir. Sen ise, her zaman yan gelip yatıyorsun. Bu hâlinle güneşi nasıl görürsün?”

ZEKÂ BULMACASI.........KIZARTMA TAVASI

Zeytinyağının kaynama noktası, kalayın erime noktasından yüksektir. Öyle ise, kalaydan yapılmış bir tava içinde, zeytinyağında kızartma yapılması nasıl mümkün olur?             (Cevabı yarın)



Erkek: Hulûsi - Kız: Lâle - Yemek: Mantar çorbası, Güveç, Makarna, Turşu.

Featured Image 01