YURDUMUZ.......... KAPATILAN KUYULARDAN PETROL ÇIKTI

Yurdun birçok yerinde, eski yıllarda yabancı şirketlerin gelip sahada araştırma yaptığı ve; ‘Burada petrol yok!’ denilerek kuyuların üzerinin kapatıldığı çok söylendi durdu.
∆ 1960’lı yıllarda yabancı şirketlerin gelip araştırma yaptığı ve kuyuları kapattığı; Adana’nın Ceyhan ilçesinde  (TPAO) Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’na bağlı ‘Çukurova 1 ve Çukurova 2’ isimli araştırma sahasında petrol bulundu. 2022 Nisan ayında TPAO'ya, Adana’da 15.398 hektar yüz ölçümüne sahip saha için 5 yıl süreyle petrol arama ruhsatı verildi. Şimdi açılan 2 kuyudan verim alınıyor. Buradan günlük 2-3 tanker petrol gidiyor.                                  Adana-İHA 23.06.2022
∆ 1970’li yıllarda Malatya’nın Darende ilçesi, Sivas’ın Celali ve Halep köylerinde petrol sondajı yapıldığı ve o ekibin başı bir Rus mühendisti. Daha sonra yeterli petrol olmadığı için bu kuyuların betonla kapatıldığı hatıra geldi. Sivas’ın Celali köyünde de 1973’de 2.400 metreye kadar inildi, fakat burada da ekibin başında Amerikalı vardı. Burada da çıkan petrol yetersiz denilerek bu kuyu da kapatıldı.
∆ 1990’lı yıllarda Gürün’de bir şirket tarafından 2.040 metre dibe ulaşıldı. O arada yine yetersiz denilerek kuyu kapatıldı.
2022 yılında, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, TPAO Genel Müdürlüğü tarafından peş peşe 15'e yakın sahada; Hakkari,  Siirt, Batman, Mardin, Diyarbakır, Adana, Nevşehir, Manisa, Tekirdağ, ve Çanakkale gibi illerde bulunan petrol için, çeşitli sürelerle arama ruhsatı verildi.                                 28..06.2022

GÜNÜN TARİHİ..........  İMÂM-I GAZÂLİ

Öm­rü­nü İs­lâ­mi­ye­tin emir ve ya­sak­la­rı­nı öğ­ren­mek ve öğ­ret­mek­le ge­çi­ren İmâm-ı Ga­zâli haz­ret­le­ri 1111 (H. 505) se­ne­si Ce­mâ­zil-ev­vel ayı­nın 14. Pa­zar­te­si gü­nü, bü­yük kıs­mı­nı zi­kir, ta­at ve Kur’ân-ı ke­rîm oku­mak­la ge­çir­di­ği ge­ce­nin sa­bah na­ma­zı vak­tin­de, ab­dest ta­ze­le­yip na­ma­zı­nı kıl­dı. Son­ra ya­nın­da­ki­ler­den ke­fen is­te­di. Ke­fe­ni öpüp yü­zü­ne sür­dü, ba­şı­na koy­du. Son­ra oda­sı­na gir­di. İçe­ri­de, her za­man­kin­den çok kal­dı. Bu­nun üze­ri­ne, ora­da bu­lu­nan­lar­dan üç ki­şi içe­ri gir­dik­le­rin­de, ke­fe­ni­ni gi­yip, yü­zü­nü kıb­le­ye dö­ne­rek, rûhu­nu tes­lim et­ti­ği­ni gör­dü­ler.