Untitled Document

MENKIBE ...................... ÂHİR ÖMRÜ NEREDE GEÇİRSEM

İslâm âlimlerinin büyüklerinden Süfyan-ı Sevrî rahimehullah da “Âhir ömrümü nerede geçirsem?” diye çok düşünür. Etrafındakilerle istişârede bulunurlar: “Nereye yerleşsem acaba?” diye.
- Efendim Bağdat’a ne dersiniz? Abbasi Devletinin başkentidir. Sahâbe-i kirâmın ve evliyânın büyükleri burada yaşamışlar. Ki içlerinde fıkıh ilminin bânisi İmâm-ı a’zâm rahimehullah hazretleri de var...
Bu teklif Süfyan-ı Sevrî hazretlerinden kabul görmez. “Bağdat valileri, halka zulmediyor, baskı yapıyorlar. Bunlar her vicdan sahibi gibi bizi de yaralar. Mazluma yardım gibi bir şansımız olsa düşünmeyiz ama ihtimal hükümet adamları bildiklerini işleyecek, bize sormayacaklar...”
Bir grup ise Şam’ı tavsiye eder. Ona da râzı olmaz. “Gerçi Şâm-ı şerîf Peygamberimiz aleyhisselâmdan duâ almıştır, 500’den fazla Eshâb-ı kirâm kabri vardır. Fakat halkı aşırı derecede hürmetkârdır. Âlimleri sâlih insanları parmakla gösterir, etrafında dolanırlar...
Son olarak Mekke-i mükerreme teklif edilir. Görünüşte câziptir. Müslümanların beş vakit namazda yöneldikleri Kâbe-i muazzamaya yakın olmayı kim istemez? Ki Kâbe’miz sevgili peygamberimizin vücuduna temas eden toprak hariç, kâinatın en kıymetli yeridir. Orada kılınan bir namaz 100 bin namaza bedeldir. Bundan kârlı ticaret olmaz...
Mübârek biraz düşünür ve “hayır” der. “Orada kalmaya da cesaret edemem, zira mükerrem beldede kalpten geçirilen günahları bile soracaklar. Diğer yerlerde ise işlenmedikçe yazılmaz.
Mübarek nihayet Bağdat, Şam ve Mekke tekliflerinden çekinir ve Basra’ya yerleşmeye karar verir... Basra yılları hakikaten bereketli geçer ve orada da vefât ederler. Rabbimiz şefaatine nail eylesin... 
Biz de ahir ömrümüzde birçok İslâm beldesini gördük. Başta Harameyn-i şerifeyn olmak üzere; Şam, Hama, Humus, Busra, Neva, Kahire, İskenderiyye, Tanta, Taşkent, Semerkant, Buhara, Serhend, Delhi ve Agra’da mümin kardeşlerimizle tanıştık ve büyüklerimizin kabirlerini ziyâret ettik. Sonra döndük yine yurdumuza geldik. Hasılı ne Van’ı unutabilirim, ne de ayrılabilirim İstanbul’dan!..
M. Sâid Arvas

TÜRKİYE GAZETESİ (5.5.2016)



Erkek: Bahri - Kız: Bahriye -Yemek: Mercimek çorbası, Fırında tavuk, Revani.



Featured Image 01