ŞİİR.................... NOSTALJİ
Çok güzeldi benim doğduğum köyüm
Elimizde soğanlı, çökelekli dürüm,
Diğerinde koca, bir salkım üzüm,
Ne güzel günlerdi o eski günler.
Anaların, bacıların hünerli elleri,
Güm güm tokaçlardı çayda o bezleri,
Renkli renkli olurdu, yorgan yüzleri,
Ne güzel günlerdi o eski günler.
Çeşit-çeşit, tatlı-sulu meyveler,
Bağçada yemyeşil taze sebzeler,
Bal gibi armutlar, sarı erikler,
Ne güzel günlerdi o eski günler.
Hem güvercin takla, birdirbir, seksek,
Sokaklarda düşe-kalka gülerek,
O göllerde bata-çıka çimerek,
Ne güzel günlerdi o eski günler.
Sade yağla bulgur pilavı pişer,
Sahanın yerine, yaprağa döker,
Mis gibi yufkayla, hep elimizle yer,
Ne güzel günlerdi o eski günler.
Her yer ahududu, mis böğürtlenler,
Olgun kızılcıkla, dolar seleler,
Geçer kağnılarla, yüklü küfeler,
Ne güzel günlerdi o eski günler.
Kimi der; gız Anşa eccik şıra ver!
Kimi, düğünümüz va bekliyom der,
Kimi, bağa gidek zabanan gel der,
Ne güzel günlerdi o eski günler.
Kışın gömdüğümüz çuvalla karları,
Nerede dolap buz eder tasları,
Kuyuya sallardık, kavun karpuzları,
Ne güzel günlerdi o eski günler.
Kangal kangal olur sarkar sucuklar,
Beyaz peynir ile, o sade yağlar,
Arpa, buğday sıra sıra hararlar,
Ne güzel günlerdi o eski günler.
Ayağımıza taş, diken batarak,
Ellerde fenerler, omuzda kürek,
Arkla su getirir belden geçerek,
Ne güzel günlerdi o eski günler.
Ayran var, bilmezdik hiç gazozları,
Çekerdik sohbetle, tel helvaları,
Mesire yeri çam kokan yaylaları,
Ne güzel günlerdi o eski günler.
Dağdan, mantar, ahlat, alıç alırdık,
Kuşburnu toplar, tatlı yapardık,
Kulağa kırmızı kiraz takardık,
Ne güzel günlerdi o eski günler.
Köpüğü banılır, kaynar pekmezler,
Hiç suni değildi tabî gübreler,
Sıra sıra geçer çanlı develer,
Ne güzel günlerdi o eski günler.
Sinema yok, radyo yok, kaval vardı,
Kimi örfü adeti hep hayıfladı,
Davut bunu dile getirip yazdı,
Ne güzel günlerdi o eski günler.
Davut Atila Ergin - İskilip
DÜNKÜ CEVAP: 10
Erkek: Rafet - Kız: Behiye - Yemek: Şehriye çorbası, Haşlama et, Patates püresi.