Untitled Document

ŞİİR - ATİK - VALDE'DE

İftardan önce gittim Atik-valde semtine,
Kaç def’a geçtiğim bu sokaklar, bugün yine,



Sessizdiler, fakat Ramazan mâneviyyeti,
Bir tatlı intizara çevirmiş sükûneti;



Semtin oruçlu halkı, süzülmüş benizler,

Sessizce çarşıdan dönüyorlar birer birer;



Bakkalda bekleşen fıkara kızcağızları,

Az çok yakında sezdiriyor top ve iftarı.



Meydanda kimse kalmadı artık bütün bütün;

Bir top gürültüsüyle bu sâhilde bitti gün.



Top gürleyip oruç bozulan lahzadan beri,

Bir nurlu neş’e kapladı kerpiçten evleri.



Yâ Rab! Nasıl ferahlı bu âlem, nasıl temiz.
Tenha sokakta kaldım oruçsuz ve neş’esiz.



Yurdun bu iftarından uzak kalmanın gamı,
Hadsiz yaşattı rûhuma bir gurbet akşamı.



Bir tek düşünce oldu teselli bu derdime:

Az çok ferahladım ve dedim kendi kendime:



“Onlardan ayrılış bana her an üzüntüdür;

Madem ki böyle duygularım kaldı, çok şükür.”

Yahya Kemal Beyatlı

ZEKÂ BULMACASI - AĞAÇLARIN BOYU

          A - Dört ağacın boylarını hem toplayınca, hem de çarpınca 7.11 çıkıyor. Ağaçların boylarını bulabilecek misiniz?
          B - Üç ağacın boylarını hem toplayınca, hem de çarpınca 5.70 çıkıyor. Ağaçların boylarını bulabilecek misiniz?

(Cevabı yarın)

 

RAMAZAN MÂNİLERİ

İşte geldi Ramazan,
Bir hoş oluyor insan,
Kıymetini bilene,
Ne de büyük bir ihsan.

Seni hepimiz sevdik,
Ne bereketler gördük,
Sahûr, iftar sendedir,
Her ay sen olsan, dedik.

Salevâtı söyledik,
Temcit pilavı yedik,
Soframızdan kalkarken,
Rabbimize şükrettik.

Okudum yazar oldum,
Davette gezer oldum,
Her gün börek istiyor,
Nefsime kızar oldum.

İftar vakti oldu mu?
Ayran tasa doldu mu?
Yanındaki fakîre,
Yemek veren oldu mu?

Hoşafın suyu boldur,
Bir kepçe daha doldur,
Sahura köfte varmış,
Ne olur erken kaldır.



Erkek : Şerif - Kız : Müşerref  - Yemek : Kereviz çorbası, Zeytinyağlı pırasa, Izgara Et



Featured Image 01