YEMEK - BALIK TAVA

MALZEME: 1 kilo balık, (Kefal, Mercan, Uskumru, Hamsi) 2 kahve fincanı un, 1 çay bardağı zeytinyağı, 1 limon, tuz.
YAPILIŞI: Temizlenmiş balıklar, suyu iyice süzülüp bir bezle kurulanır. Bir kese kağıdına unla karıştırılmış tuz katılarak, balıklar teker teker kesekağıdının içine konup ağzı elle sıkılır, çalkalanır. (Hamsiler ikisi birbirine yapıştırılarak unlanabilir) Balıkların her tarafına unun bulaşması sağlanır.

Bir kağıt içerisine, balıklar üzerinde fazla bulunan un silkelenerek, kese kağıdına dökülür. Balıkların, kızgın yağ bulunan tavada iki tarafı kızartılır, tabağa alınır. Tabaktaki balıklar, kesilmiş limonlarla, halkalar halinde doğranmış baş soğan, kıyılmış maydanozlarla süslenip sıcak sıcak servis yapılır.

KISSADAN HİSSE - BU SÖZ

Aslan, avcıların pususuna düşüp ağır bir yara alır. İnine dönerken tilkiyle karşılaşır. Tilki hâl hatır sorar. Aslanın yaralandığını görünce:
- Yaa! Vah vah! der. Sakın bizim çocuklar bir saygısızlık yapmış olmasınlar; sabah avlanmaya çıkmışlardı da...
Bu patavatsız söze pençesi ile karşılık veremeyecek duruma düşmüş olan Aslan der ki:
- Beni bu yara belki öldürmez ama, bu söz öldürmekten daha beter eder.

RAMAZAN MÂNİLERİ

İşte geldi Ramazan,
Bir hoş oluyor insan,
Kıymetini bilene,
Ne de büyük bir ihsan.

Seni hepimiz sevdik,
Ne bereketler gördük,
Sahûr, iftar sendedir,
Her ay sen olsan, dedik.

Salevâtı söyledik,
Temcit pilavı yedik,
Soframızdan kalkarken,
Rabbimize şükrettik.

Okudum yazar oldum,
Davette gezer oldum,
Her gün börek istiyor,
Nefsime kızar oldum.

İftar vakti oldu mu?
Ayran tasa doldu mu?
Yanındaki fakîre,
Yemek veren oldu mu?

Hoşafın suyu boldur,
Bir kepçe daha doldur,
Sahura köfte varmış,
Ne olur erken kaldır.

Erkek : Sedat - Kız : Saadet - Yemek : Ezogelin çorbası, Kuru fasulye, Pilav, Helva