MENKIBE - DUÂNIN BEREKETİ
Eshâb-ı kirâmdan Ebû Hureyre Radıyallahü anh anlatıyor:
Annem müşrikken onu İslâma dâvet ediyordum.
Bir gün yine onu İslâma dâvet ettim. Resûlullah hakkında uygunsuz şeyler söyledi. Bunun üzerine ağlayarak Peygamber efendimize gittim ve dedim ki:
“Yâ Resûlallah! Annemi İslâma davet ediyorum. O ise inat ediyor. Bugün yine Müslüman olmasını teklif ettim. Sizin hakkınızda hoş olmayan sözler söyledi. Hidâyete erdirmesi için Allaha duâ et!’’ dedim. Peygamber efendimiz buyurdu ki:
“Allahım Ebû Hüreyre’nin annesini hidâyete erdir!’’
Peygamberimizin bu duâsına sevinerek huzurundan ayrıldım. Eve geldiğimde kapıyı kapalı buldum. Annem, geldiğimi ayak seslerimden anlamıştı. İçerden bana seslendi:
“Biraz bekle oğlum!”
Bu sırada içeriden su sesleri geliyordu. Biraz sonra annem, başı örtülü bir hâlde kapıyı açtı ve dedi ki:
- Ya Ebâ Hüreyre! Allahtan başka ilâh olmadığına ve Muhammed aleyhisselâmın O’nun kulu ve Resûlü olduğuna şehâdet ederim!
Bu duruma pek çok sevindim. Hemen geri dönerek durumu Peygamberimize haber verdim. Allaha hamdederek buyurdular ki:
“Hayırlı olsun!’’
GÜNÜN TARİHİ - MEKKE’NİN FETHİ
Peygamber efendimiz, Medine’den Ramazan-ı şerîfin 10. (Pazartesi) günü 12.000 kişilik kahraman bir ordu ile yola çıktı. Harp etmeden Mekke-i Mükerreme’yi hicretin 8. senesine denk gelen 630 yılında Ramazan-ı şerîfin 20. (Perşembe) günü teslim aldı. Düşmanlarına da; “Sizin hiçbirinizi sorguya çekecek değilim. Gidiniz, hepiniz serbestsiniz!” buyurdu.
Kâbe’yi putlardan temizledi ve Hazret-i Bilâl, Kâbe’nin damına çıkarak Mekke’de ilk ezanı okudu. Müslümanlar; önceden göç ederek ayrıldıkları Mekke, Kâbe ve vatanlarına, böylece yeniden kavuşmuş oldular.
Uluslararası Kamerî Aybaşları ve Hicrî Takvîm Birliği Kongresi 28 - 30 MAYIS 2016 / İSTANBUL - TÜRKİYE