Untitled Document

BATILI GÖZÜYLE............... DÜNYANIN EN GÜZEL YERİ

Chateaubriand (19. Yüzyıl Fransız yazar) hâtı-ralarında diyor ki:
“Sarayburnu’na yaklaştığımız sırada tekrar çıkan kuzey rüzgârı bu tablonun üstünü kaplamış bulunan sisi birkaç dakika içinde dağıttı. Birden kendimi Müslümanların sultanının sarayı önünde buldum. Sanki herşey bir büyücünün sihirli değneğiyle bir anda değişmişti. Karşımda, güler yüzlü tepeler arasında güzel bir nehir gibi akan Boğaziçi kıvrılıyordu. Sağ tarafta Asya toprağı, Üsküdar vardı. Avrupa soluma düşüyordu. Bir kanala benzeyen Boğaziçi gitgide genişleyip derinleşiyor, muazzam bir liman hâlini alıyordu. Bu liman tabii bir koydu. Demir atmış bir dolu büyük geminin çevresinde irili ufaklı küçük gemiler ve kayıklar oradan oraya dolaşıp duruyordu.
Limanı iki yandan çev-releyen iki yayvan tepe, derece derece yükselen İstanbul ve Galata’yı gözleri-mizin önüne seriyordu. Galata’nın, İstanbul’un, Üsküdar’ın irili ufaklı evleri kat kat dizilmiş olan bu üç büyük kentin uçsuz bucaksız genişliği, hemen her tarafta ayrı ayrı yükselen ve yer yer kümelenerek birbirine karış-mış duygusu veren serviler, sayısız denecek kadar çok minareler, gemi sirenleri, ağaçların değişik tonlardaki yeşillikleri, beyaz kırmızı evlerin renkleri, bunların altında mavi ör-tüsünü seren denizle, yukarıda başka bir mavi açan gökyüzü, bende derin bir hayranlık hissi uyandırıyordu. “İstanbul, dünyanın en güzel yeridir.” diyenler hiç de mübâlağa etmiyorlar. 

ZEKÂ BULMACASI...............KARE



Erkek: Numan - Kız: Nurten - Yemek: Düğün çorbası, Z. yağlı kereviz, Pilav, Aşure.

 



Featured Image 01