Untitled Document

SOHBET.............. EN BÜYÜK İYİLİK

Müslümanlar, Allahü teâlânın seçtiği ve sevdiği kullarıdır. Onlara yapılan her iyilik ve hizmet, Rabbimize verilen borç gibidir. Karşılığını mutlaka kendisi ihsan edeceğini vadetmektedir. 
Peygamber Efendimiz buyurdular ki
“İnsanların en iyisi, insanlara faydalı olandır.”
“İnsanlarda bulunan hasletlerin en üstünü, Müslümanlara faydalı olmaktır.”
Müslümanın hayatta olanına da, ölmüş bulunanına da hizmet etmek ibâdet olur. Hayatta iken onu yedirmek, içirmek, giydirmek, sağlığına kavuşması için tedavi etmek, devlet dairelerindeki işlerini takip etmek ve bunun gibi her türlü sıkıntısını gidermek çok sevaptır. Bunun için cömertlik, dînimizde çok methedilmiştir. 
İnsanlara faydası en çok olan asıl iyilik ve cömertlik ise, onların da îmâna kavuşmasına ve böylece Cennete girmesine çalışmaktır. Nitekim Ebû Bekr-i Sıddîk “radıyallahü anh” Müslüman olur olmaz; “Yâ Resûlallah, beni seven, beni dinleyecek altı arkadaşım daha var. Hemen getireyim, onlar da bu îmâna kavuşsunlar!” dedi. İşte asıl cömertlik budur. Yâni kendisi için sevdiği şeyin, kavuştuğu nîmetin, bir başkası tarafından da elde edilmesini istemek, asıl cömertliktir. 
“Farzlardan sonra en çok sevap, din kardeşine iyilik edene verilir.” hadîs-i şerîfi, iyiliğin önemini bildirmektedir. Fakat iyiliğin en üstünü, insanları ateşte yanmaktan kurtarmaktır. Mal, mülk, ev, araba, yemek vermek de iyiliktir, ama bir kimseye yapılacak en büyük iyilik, ona doğru îmânı, farzı, vacibi öğretmek veya öğretilmesine sebep olmaktır. Meselâ; İslâmın îmân, ibâdet ve ahlâk esaslarını öğreten Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarından bir kitap vermektir. Bu iyilik, farzlardan sonra Allahü teâlânın en çok sevap verdiği bir ibâdettir. Bugüne kadar İslâmiyeti anlatan din büyüklerimiz; (Sana biri dînini öğrenmek için gelirse, ona hizmetçi ol!) buyururlardı. Asıl iş, bir kişinin daha dînimizi öğrenmesine sebep olmaktır. Dünya hayatı, bir hayaldir. Esas hayat, öldükten sonra başlar. Elde fırsat varsa, herkese hep iyilik yapmalıdır. İyiliği emretmeye Emr-i ma’rûf denir. Bunun sevâbı, hiçbir şeyle kıyaslanamaz... 
Hasan Yavaş     
TÜRKİYE GAZETESİ
02.12.2020



Erkek: Hayri - Kız: Hayriye - Yemek: Şehriye çorbası, Terbiyeli köfte, Şehriyeli pilav.

 



Featured Image 01