Untitled Document

SOHBET........... DOĞRU ÎMÂN (2)

6- Ehl-i kıble’yi tekfir etme-mek, yâni namaz kılan Müslümana işlediği günahlardan dolayı kâfir dememek. Ehl-i kıble denilen kimsenin bir inanışı, mânâsı çok açık olan kat’î bir delile zıt ise, küfür olur. Böyle bir kimse, namaz kılsa da, her ibâdeti yapsa da kâfir olur.
7- İbâdetler, îmândan parça değildir. Yâni ibâdet etmeyen ve günah işleyen mü’mine kâfir denmez.
8- Mest üzerine mesh câizdir.
9- Îmân artıp eksilmez.
10- Mirâc rûh ve bedenle birlikte olmuştur.
11- Tasavvufu inkâr etmemek.
12- Mûcize ve keramet haktır.
13- Bugün için dört hak mezhepten birine uymak, mezhepsiz olmamak.
14- Hazret-i Ebû Bekir ve Hazret-i Ömer’in (Radıyallahü anh) halîfe olduğuna ve üstünlüklerinin halîfelik sırasına göre olduğuna inanmak.
15- Kabir ziyâreti, enbiyâdan ve evliyâdan yardım istemek câizdir.
16- Okunan Kur’ân-ı kerîmin ve verilen sadakanın sevâbını ölülere göndermenin câiz olduğuna, bu sevapların ve duâların ölülere vâsıl olarak, azaplarının azalmasına sebep olacağına inanmak.
17- Kabir suâli haktır.
18- Kabir azabı rûh ve bedene olacaktır.
19- Sırat köprüsü vardır.
20- Şefaata, hesaba ve mî-zana inanmak.
Bunlardan bâzılarına inanmayan, Ehl-i sünnetten çıkmakla kalmaz, kâfir olur. Meselâ; Mirâcın Mescid-i Aksa’ya kadar olan kısmını inkâr eden kâfir olur.
İmâm-ı Rabbanî hazretleri buyuruyor ki:
[Tirmizî’deki] Hadîs-i şerîfte, (Ümmetim yetmiş üç fırkaya ayrılır, yetmiş ikisi Cehenneme gider, yalnız bir fırkası kurtulur. Bu fırka, benim ve Eshâbımın yolunda gidenlerdir.) buyuruldu. Bu fırkaya (Ehl-i sünnet) denir.                   [C.2, m.67]
O hâlde, Cehennemden kurtulmak için her Müslümanın ilk önce Ehl-i sünnet itikadını öğrenmesi, daha sonra da dînimizin emir ve yasaklarına riâyet etmesi lâzımdır.
       R. Nâsıhîn - İtikâdnâme


Erkek: Ömer Faruk - Kız: Dilek - Yemek: Pirinç çorbası, Ciğer tava, Yoğurt.

 



Featured Image 01