SOHBET.............. NÎMETLERE ŞÜKÜR

Nîmet: İyilik, rızık, saâdet demektir. Allahü teâlâ, Kur’ân-ı kerîmde buyuruyor ki (meâlen): “Her nîmetin şükründen muhakkak sorulacaksınız.”

(Tekâsür sûresi: 8)

Hadîs-i şerîflerde şöyle buyuruldu ki:

“Allahü teâlâ bir kulunu nîmetlendirirse, o nîmetinin eserini, kulunun üzerinde görmek ister.” (Kenzül-Ummâl)

“Bir Müslümanda şu üç şey bulunursa, Allahü teâlâ onu muhâfaza ve himâye eder, onu sever, merhamet eder. Nîmete şükretmek, zâlimi affetmek, gazaba gelince gazabını yenmek.” (Berîka)

İmâm-ı Rabbânî kuddise sirruh buyurmuştur ki:

“Bir kimsenin saçının sakalının siyahlığını îmân ile ve ibâdetler ile ağartması, ne büyük nîmettir. Nîmet ne kadar çok ise, şükretmek lüzumu da o kadar çok olur. Zenginlerin zenginlik derecelerine göre, fakîrlerden daha çok şükretmeleri lâzımdır.”

Vücûdumun her kılı, gelse de dile,

Şükretmiş olamam, nîmetlerine.

Hanefî mezhebindeki büyük âlimlerden, mezhepteki müctehidlerden İmâm Ebû Yûsuf hazretleri şöyle buyurmuştur:

“Nîmetlerin başı üç nîmettir. Birincisi, bütün iyilikleri içine alan İslâm nîmetidir. İkincisi, hayâta tad veren sıhhat ve âfiyet nîmetidir. Üçüncüsü ise, insana faydalı olan (azdırmayan) zenginliktir”.

Ali Havvâs Berlîsî rahmetullahi aleyh buyurdular ki:

“Çoğunlukla bolluk ve nîmetler içinde bulunanlar, bu nîmetler gitmedikçe, bunların kıymetlerini, değerlerini anlayamazlar” buyurarak ne kadar önemli bir husûsa dikkat çekmektedir.

Ebü’l-Hasen-i Harkânî haz-retleri buyurdular ki:

“Nîmetlerin en iyisi çalışarak kazanılandır.”

Ebû Ali Sakafî hazretleri de buyurdular ki:

“Sıkıntılara sabretmeyen kimsede rızâ yoktur. Nîmetlere şükretmeyen kimsede kemâl (olgunluk) yoktur. Allahü teâlâya yemîn ederim ki, ârifler (Allahü teâlânın sevdikleri) Allahü teâlâya muhabbet, takdîrine rızâ ve O’nun nîmetlerine şükrederek maksada kavuşmuşlardır.”

Prof. Dr. Ramazan Ayvallı TÜRKİYE GAZETESİ

30.11.2020

Erkek: Namık - Kız: Gonca - Yemek: Düğün çorbası, Türlü, Ciğerli pilav, Ayran.