TARİH.............. BORALTAN KÖPRÜSÜ FACİASI

1945’de Alman savaşına katılmak istemeyen 146 Azerî aydın Stalin zulmünden kaçıyorlar. Türkiye’ye sığınıyorlar. Rus diktatörü Stalin, Türkiye’den bu Azerilerin derhal iâdesini istiyor.

Ankara’dan sınırdaki karakola telgraf çekiliyor ve mültecilerin iâdesi isteniyor. Karakol komutanı emri defalarca teyit ettiriyor.

Boraltan Köprüsü faciası esnasında askerlik görevini yapan 98 yaşındaki Gaziantep’li Bekir Doğan, 1945 yılında Azerbaycanlıların Sovyet askerlerince katledilişini özetle şöyle anlattı:

“Bir gün üsteğmenimiz beni çağırdı. ‘Evladım bize verilen mühim bir görev var.’ dedi. Azerbaycanlıları alıp Boraltan denilen köprüye getirdik. Uzun bir tahta köprü. Azerbaycanlıların Sovyetlere teslim edileceklerini anladıklarında, onların feryadı, figanı, çığlığı... hiç aklımdan çıkmıyor. “Sizde insaf, merhamet yok mu? Sizde Allah korkusu yok mu? Müslüman Müslüman’a bunu yapar mı, siz Türk değil misiniz? Bırakın dağılalım, ormanlara gidelim varsın bizi kurt yesin. Türkiye’de ölmek istiyoruz.Türk olduğumuz için size sığındık, gölgenize geldik, bizi nasıl teslim edersiniz?..’ dediler. Biz bunları mecburen köprüden teker teker isimlerini okuyarak teslim ettik. Sürüye sürüye köprüden geçirildiler. Uzaktan bakıyoruz. Öyle bir muâmele ki, hayvana yapılmayacak bir muâmele. Hepsini sıraya dizdiler makineli tüfekle taradılar. Mısır sapı gibi hepsi yere yığıldı... Üsteğmenimiz çok kıymetli bir subaydı. O da ağlaya ağlaya onlarla konuştu. Komutanımız bu olaydan sonra silahını çekip intihar etti. Biz neden intihar ettiğini sonradan öğrendik...”

Doğan, askerliği süresince çok zor şartlarda yaşadıklarını dile getirerek; “Benim bu anlattıklarım 1944-1945 yılları. Allah o günleri bu millete göstermesin. Bu millet dâima payidar olsun...” dedi. Sefa Mutlu (AA muhabir) 15.12.2020

ZEKÂ BULMACASI.......... DEVİN AĞIRLIĞI

Ağırlığı 10 ve 99 arasında olan bir dev, başka bir devi yiyince ağırlığı 37 katına çıkıyor. Bir devi daha yiyince yeni ağırlığının 273 katına çıkıyor. O dev Keloğlan’a rastlayıp der ki: “Benim önceki ve şimdiki ağırlığımın çözümünü çabuk söyle! Yoksa seni de yiyeceğim.” Keloğlan’ın korkudan dizlerinin bağı çözülüyor ve titremeye başlıyor. Siz ona yardım eder misiniz? (Cevabı yarın)

Erkek: Eşref - Kız: Müşerref - Yemek: Yayla çorbası, Z. yağlı barbunya, Bulgur pilavı.