ŞİİR........ DEDİLER
Avunasın diye kurdular beşik,
Uyandıkça sallanırsın dediler!
Giyemezsin başa sipersiz başlık,
Yoksa ipte sallanırsın dediler!
Para fonu harçlık verdi elime,
Çiklet al, balon al, top al dediler!
İpi örüp bağladılar belime,
Sendeledim, bana topal dediler!
Bana ana-baba bile buldular,
Benim bir asırlık mâzim var imiş.
Beş bin yıllık tarihimi çaldılar,
Meğer çekilecek “yazım” var imiş.
Karıştılar ölçü ile tartıma,
Türkoğlu dininden olsun dediler!
Yüklediler zillet yükün sırtıma,
Taşımayan candan olsun dediler!
Dilimi budayıp sel ile salla,
Üç yüz kelimeyle konuş dediler.
Duyulmadık, Latince bir masalla,
Değiş artık, kendini aş dediler!
Kucağıma her türlü çalgı verip,
Müzik rûhun gıdasıdır dediler.
Çetrefilli tuzak ağları örüp,
İnsanları dinden uzak kodular.
Günahkârlar, sâhilleri kirletti,
Vur patlasın-çal oynasın dediler!
Hayâ libâsını, üstünden attı,
İsterse her taraf yansın dediler.
İlim-irfan ne ki, varken eğlence,
Örümcek ağını delin dediler!
Nakleden kalmadı, denilir bence.
Doğruyu rehbersiz, bulun dediler.
Garip Maraşlıyım, n’olur bu hâller?
Kuzuyu yabana salın dediler!
Her taraf eşkıya, tutulmuş yollar,
Benden olun, yâhut ölün dediler!
İbrahim Saygılı - K. Maraş 2022
MANZUM FIKRA HOCANIN HÂLİ
Hoca birgün kürsüye,
Çıkmış; konuşacaktı.
Söyleyeceği şeyler,
Birden aklından çıktı.
Ne yaptıysa olmadı;
Dedi ki: “Ey ahâli,
Nasıl anlatmalıyım,
Size bendeki hâli!
Bilirsiniz, güzel söz,
Söyleyen bir adamım.
Nedense birdenbire,
Karışıverdi aklım.”
O sırada Hoca’nın,
Oğlu muzipçe güldü.
Yine de babasının,
Bu hâline üzüldü.
“İlâhi baba!” dedi;
Ne söylemeli sana!
Kürsüden inmek de mi
Gelmiyor hiç aklına!”
Erkek: Abdülcelil - Kız: Celile - Yemek: Domates çorbası, Etli patates, Komposto.