HİKMET............ UNUTULMAYAN CEVAPLAR (1)
¥ İbrahim aleyhisselâm ateşe atılınca, su taşıyan karıncaya sormuşlar: “Bunun ne faydası olacak?” Şu cevabı vermiş:
“Tarafımı belli ediyorum.”
¥ Mecnun’un bir köpeğin ayağını öptüğünü görünce demişler ki: “Bu kadar da fazla değil mi? Mecnun; “Bu köpek Leyla’nın köyünden geçti.”
¥ Yatarken başını devamlı örten kadına sebebini sormuşlar. Cevap vermiş: “Uyurken Azrâil aleyhissalâm gelirse; başım açık olmasın!..”
¥ Resul aleyhisselâm ve yanındakiler bir köpek ölüsünün yanından geçerken burnunu kapatanlar olmuş. Buyurmuşlar ki: “Dişleri ne kadar güzel!..”
¥ Nasreddin Hoca'ya sormuşlar: “İyi adam olmanın yolu nedir?” Hoca şu cevap vermiş: “Söyleyen olursa dinlemeli, dinleyen olursa söylemeli.”
¥ Kurt acıkınca kaçan bir koyunu yakalayıp yemiş. Tekrar acıkınca tilki ondan kaçmamış. Kurt sormuş: “Kaçmamayı kimden öğrendin?” Tilki demiş. ki: “Koyundan öğrendim.”
¥ İsâ aleyhisselâma sormuşlar: “Bu edebi ve güzel ahlâkı kimden öğrendin?” Cevap vermiş: “Edepsizden!...”
¥ “Yâ Resulallah! Hangi huyunuz, hangi ahlâkınız sebebiyle Cenâb-ı Hak sizi Peygamber yaptı?” Resûlullah da buyurmuşlar ki: “Kendime lâzım olanı verebildiğim için!..”
¥ Yahya Kemal'e sormuşlar: “Ankara'nın en çok nesini seviyorsunuz? Şöyle cevap vermiş: “İstanbul'a dönüşünü.”
¥ Sokrates ölüme mahkûm edildiğinde, eşi demiş ki: “Haksız yere öldürülüyorsun.” Cevap vermiş: “Ne yânî! Haklı yere mi öldürülseydim?”
¥ Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmi Hazretlerine sormuşlar; “O kadar çok okursun, o kadar da çok yazarsın. Peki bu kadar eğitimden ne öğrendin? Cevap vermiş: “Haddimi bilmeyi.”
¥ Bir âlime sormuşlar: “Bir insanın aptal olduğu nasıl anlaşılır?” Cevap vermiş: “Boş konuşmasından.” “Ya hiç konuşmazsa?” Devam etmiş: “Öyle akıllı insan nerede?”
¥ Eski bir MİT Müsteşarı bakan olunca, bir grup gazeteci sorarlar:
- Sayın bakanım! Yüzünüz dışında hiçbir şeyinizi bilmiyoruz, sizi tanımıyoruz.
O da şöyle cevap verir:
- Hiç merak etmeyin. Ben hepinizi biliyorum, tanıyorum.
(Devamı yarın)