SOHBET........... KÖTÜ ÂLİMLERİN VASIFLARI
Âlim görünen ve din adamı denilen herkesin sözüne veya kitabına uyarak amel etmek câiz değildir. Kıymetli kitaplardan toplanmış, tercüme edilmiş Ehl-i sünnet âlimlerinin yazdıkları ilmihâl kitaplarını okumalıdır. Böyle tercüme edilmemiş, kafadan yazılmış ilmihâl kitaplarını ve uydurma tefsirleri okumak, insanı dünya ve âhıret felâketlerine sürükler. Kötü din adamları; yaldızlı kelimelerle, Müslümanlara gerici, Ehl-i sünnet âlimlerine yobaz demekte ve yazdıkları zehirli kitapları ile gençleri aldatmaktadır.
İmam-ı Rabbânî hazretleri bu hususta Mektûbât kitabında buyuruyor ki: Âlimlerin dünyayı sevmesi ve ona düşkün olması, güzel yüzlerine siyah leke gibidir. Dini kuvvetlendirmek, İslâmiyet’i yaymak şerefi, âlimlere âitse de, bazen kâfir ve fâsık da, bu işi yapar. Nitekim Peygamberlerin efendisi, kötü kimselerin de, dini kuvvetlendireceğini haber verip; “Allahü teâlâ bu dini, facirlerle de, elbette kuvvetlendirir.” buyurmuştur. Bunlar, çakmak taşına benzer. İnsanlar, bu taştaki kudretten ateş yapar, istifade eder. Taşın ise, hiç faydası olmaz. Bunların da ilimlerinden kendilerine fayda olmaz. Hatta bu ilimleri, kendilerine zararlıdır. Çünkü Kıyâmette; “Bilmiyorduk, günah olduğunu bilseydik yapmazdık.” diyemezler. Bir hâdis-i şerîf meâli şöyledir: “Kıyamette en şiddetli azap, ilmi kendine fayda vermeyen âlime yapılır.” [Beyhekî]
Allahü teâlânın kıymet verdiği ve her şeyin en şereflisi olan ilmi; mal, mevkî kapmaya ve başa geçmeye vesîle edenlere, bu ilim zararlı olur. Hâlbuki dünyaya düşkün olmak, Allahü teâlânın hiç sevmediği bir şeydir. O hâlde, Allahü teâlânın kıymet verdiği ilmi, Onun sevmediği yolda harcamak çok çirkin bir iştir. Onun kıymet verdiğini kötülemek, sevmediğini de kıymetlendirmek, yükseltmek demektir. Açıkçası, Allahü teâlâya karşı durmak demektir. Ders vermek, vaaz etmek ve dînî yazı, kitap, mecmua çıkarmak, ancak, Allah rızâsı için olduğu vakit ve mevki, mal ve şöhret kazanmak için olmadığı zaman faydalı olur. Böyle hâlis, temiz düşünmenin alameti de, dünyaya düşkün olmamaktır. Bu belâya düşmüş, dünyayı seven din adamları, hakikatte dünya adamlarıdır. İnsanların en alçağı bu kötü âlimlerdir. Din, îmân hırsızları bunlardır. Ahmet Demirbaş TÜRKİYE GAZETESİ 07.01.2022