TARİH............. KÜFFAR AVLAMA ZAMANIDIR
Sultan IV. Mehmed Hân (Avcı Mehmed) dönemiydi. Gün olmasın ki: Serhat boylarından, Rusların sınır ihlalleri yaptıkları, halkı kılıçtan geçirip mallarını talan ettikleri haberleri gelmesin. Milletin bu haberlerle kan ağladığı bir zamanda. Pâdişah, zamanın fazıllarından Himmetzâde Abdullah efendiye bir haberci gönderir.
Haberci; “Pâdişahımız Davutpaşa ormanlarında avdadır. Cuma namazı için Davutpaşa Câmiine teşrif buyurup vâzu nasîhat etmenizi diler.”
Himmetzâde Abdullah Efendi Cuma vaazı için kürsüye çıkar, mahzundur, gözleri yaşlıdır:
“Ey Ümmeti Muhammet! Sâhipsiz kaldık, serhat boylarındaki kalelerimiz küffar eline geçti. Müslümanın canı, malı, nâmusu pay-mal oldu, câmilerimiz kiliseye döndü. Biz izzet sâhibi bir millettik, imdi bu zıllete mahkum olduk. Bu nîmetin elimizden alınması ettiklerimizdir. İmdi secdeye kapanıp yerde çimen bitene kadar yaş dökelim ki belki o zaman bağışlanırız...”
Bu sırada cemaat de ağlamaktadır. Abdullah efendi yüzünü pâdişaha dönerek bir âlime yakışan vakar ile:
“Hay pâdişahım! Nedür bu hâlimiz? Nedür bu gaflet uykusu? Nedür bu boş işlerle uğraşma? Bilin ki bu zaman hayvan avlama zamanı değil, küffar avlama zamanıdır...” diyerek sitem eder.
Pâdişah, yüreğini inciten ihtarı sessizce başı önünde dinler. Namaz biter bitmez saraya dönüp savaş hazırlıkları başlatır. Ordunun başında sefere çıkar, Ruslardan Çehrin kalesini geri alır ve 20 yıllık bir sulh anlaşması imzalayarak geri döner.
NOSTALJİ............ ESKİLER KIYMETE BİNDİ
Eskiden fakirliğin sembolü olup, hoş karşılanmayıp da, şimdi kıymete binen bazı şeyler:
*-* Dizi yırtık pantolon giymek,
*-* Yamalı elbise giymek,
*-* Samanlı köy yumurtası almak,
*-* Müstakil bahçeli ev almak,
*-* Çeşit çeşit sakal bırakmak,
*-* Kepekli ekmek yemek,
*-* Mum yakıp, söndürmek,
*-* Evlerde yapılan yemek,
*-* Ocakta odun yakmak,
*-* Kırlarda düğün yapmak,
*-* Kurtlu meyve yemek,
*-* Çizme giymek,
*-* Köy kahvaltısı yapmak.