DOĞRU OLAN, 1982 VE EVVELİ NAMAZ VAKİTLERİNİN AÇIKLAMASI (2)
Bütün vakitlerde, Türkiye’de 10 dakika temkin kullanılmaktadır. Diyânet İşleri Başkanlığı’nın 13.08.2010’da bir okuyucusunun suâline verdiği cevap yazısında; “Halîfe Me’mûn [198 (m.813) tarihinden itibaren] zamanından beri yatsı ve imsak vakitleri, bu (yatsı için -17°, imsak için -19°) değerlere göre tespit edilmiştir.” şeklinde bildirilmiştir.
17.07.2013 tarihindeki, linkin hemen aşağıda bildirilen basın açıklamasında ise; “1949 yılında Diyanet İşleri Başkanı Ahmet Hamdi Akseki’nin talimatıyle Kandilli Rasathanesi’nin kurucusu Prof. Fatin Gökmen Başkanlığında; Kâmil Mîrâs, İstanbul Müftüsü Ömer Nasuhi Bilmen, Eyyüp Müftüsü İsmail Habib Erzen ve Muvakkıt Yusuf Ziyâ Gökçe’den oluşan komisyon da imsakın belirlenmesi için -19 dereceyi esas almıştır.” denilmektedir.
(http://diyanet.gov.tr/tr/icerik/basin-aciklamasi/8204?getEnglish=8204)
(http://www.adanamuftulugu.gov.tr/?Syf=18&Hbr=%2013576)
İslâm astronomi mütehassısları tarafından, evvelce yazılan sayısız muteber ve kıymetli kaynaklardan sadece bâzıları kısaca aşağıdadır.
İbni Yunus (Vefâtı, hicrî 399 [milâdî 1009]), İbni Şâtır (Vefâtı, hicrî 777 [milâdî 1375]) (En-nef’ul’âm) kitâbında, çağdaşı El- Halîlinin tablolarında, Kedûsî (Rub’-ı Dâire) kitabında, (Mekteb-i bahriye-i şâhâne), fenn-i hey’et muallimi yüzbaşı Mustafa Hilmi efendi, 1306 [m.1888] baskılı (Heyet-i felekiyye) kitâbında, Erzurumlu İbrâhîm Hakkı hazretlerinin Evkât-i Şer’iyye Cedvelleri ile (Mi’yâr-ül-evkât) kitabında, Ahmed Ziyâ Bey (Vefâtı hicrî 1355) (Rub-ı dâirenin sûret-i isti’mâli) kitâbında, imsak ve yatsıda güneşin ufuktan yükseklik açıları ile temkin hakkında kıymetli ve doğru bilgiler mevcuttur. Bütün bu kaynaklardan çıkan netice şudur: Temkinsiz ve güneşin ufkun altındaki yükseklik açısı (-18) derece alınarak hesap edilen imsak vakitleri yanlıştır.
İslâm âlimleri asırlardan beri, imsak vaktinde Güneş’in ufkun altında -19 derece olduğunu anlamışlar, diğer rakamların doğru olmadığını bildirmişlerdir. Fetva da böyledir. Müctehid olmayanların bu fetvayı değiştirmeye selâhiyetleri yoktur. Fetvaya uymayan ibâdetler, sahîh olmaz.
Dolayısıyla, kolaylaştırma ilkesi ifadesi kullanılarak, 1983 senesinden itibaren namaz vakitlerinde yapılan değişikliklerle doğru vakitler ortadan kaldırıldığından, bu yanlış vakitlere uyularak kılınan namazlar ve tutulan oruçlar da fâsid olduğundan, kazâ edilmeleri lâzımdır. Doğru Namaz Vakitleri ile ilgili geniş açıklamamız, www.turktakvim.com adresinin, sağ üst kısmındaki Önemli Linkler başlığında bulunmaktadır.