ŞİİR.......... AĞAÇ SEVGİSİ

Sen de bir ağaçtın, tazeydi çağın,
Bir balta bağrından sızlattı seni!
Herkese açıktı yeşil kucağın,
Eyvah!.. Bu ayrılık ağlattı seni!

Bizler için, yandın yandın kül oldun,
Bahçemizde, demet demet gül oldun,
Her düşküne, âsâ oldun, el oldun,
Ve ömrü boyunca sürüttü seni!

Kâğıt oldun, kalem oldun ellere,
Meyve verdin gölge saldın yollara,
“Son seferde” yoldaş oldun kullara,
Götürdü mezara çürüttü seni!

Engel oldun depremine, seline,
Türkü oldun ozanların diline,
Telli duvak oldun nazlı geline,
Koydu, bir sandıkta küfletti seni.

Yuvasız kuşların, yuvası sensin,
Garip gönüllerin, devası sensin,
Artık bu milletin, dâvâsı sensin,
Türkiye’m kalbine, nakşetti seni!

Yine sensiz kaldım, boyun bükerim,
Dertlerimi yalnız, sana dökerim,
Kıyâmet kopsa da, seni dikerim,
Çünkü Peygamberim methetti seni!

FIKRA..............YAKALANDIK

Polis, köprü çıkışında çevirdiği aracın şoförünü tebrik eder:
- Kemer taktığınız için beş milyon lira ile ödüllendirildiniz.
Adamcağız etrafındaki kameralarla birlikte duruma anlam vermeye çalışırken, polis sorar:
- Bu parayla ne yapacaksınız?
Şoför gevrek gevrek güler:
- Tam zamanı artık. Bir ehliyet alırım abi!
Yan koltukta oturan kadın telâşlanır:
- Dinleme bu herifi memur bey! İçince hep böyle saçmalar!
Arka koltukta kestiren yolcu seslenir:
- Çalıntı arabayla fazla uzağa gitmeden yakalanırız demedim mi ben size?
O ara bagajdan bir ses duyulur:
- Bulgaristan sınırına mı geldik yoksa?..

DÜNKÜ CEVAP: Su bardağı daha ağırlaşmıştır. Çünkü sütün yoğunluğu sudan fazladır.