Untitled Document

ŞİİR......... FETİH MARŞI

Yelkenler biçilecek, yelkenler dikilecek;
Dağlardan çektiriler, kalyonlar çekilecek.
Kerpetenlerle surun dişleri sökülecek!
Yürü!.. Hâlâ ne diye, oyunda oynaştasın!
Fâtih’in İstanbul’u fethettiği yaştasın.
Sen de geçebilirsin yârdan, anadan, serden.
Senin de destanını okuyalım ezberden...
Haberin yok gibidir taşıdığın değerden...
Elde sensin, dilde sen; gönüldesin, baştasın.
Fâtih’in İstanbul’u fethettiği yaştasın.
Yüzüne çarpmak gerek zamânenin fendini!
Göster: Kabaran sular nasıl yıkar bendini!
Küçük görme, hor görme -delikanlım- kendini!
Şu kırık âbideyi yükseltecek taştasın;
Fâtih’in İstanbul’u fethettiği yaştasın.
Bu kitaplar Fâtih’tir, Selim’dir, Süleymân’dır;
Şu mihrap Sinânüddîn, şu minâre Sinân’dır.
Haydi artık uyuyan destanını uyandır!
Bilmem neden gündelik işlerle telâştasın...
Kızım, sen de Fâtih’ler doğuracak yaştasın!
Delikanlım, işâret aldığın gün atandan,
Yürüyeceksin... Millet yürüyecek arkandan!
Sana selâm getirdim Ulubatlı Hasan’dan...
Sen ki burçlara bayrak olacak kumaştasın,
Fâtih’in İstanbul’u fethettiği yaştasın.
Arif Nihat Asya
 
FIKRA........TUZLU SU
Adam, vapurda karnını doyurmak için lokanta kısmına girer. Târifeyi incelerken garsonu çağırıp:
- Baksana der, ne tuzlu bir târife bu?
Garson, anlamamış gibi davranıp cevap verir:
- Evet efendim. Tuzlu su üzerindeyiz de ondan.
 
DÜNKÜ  CEVAP



Erkek: Râuf - Kız: Râna - Yemek: Şehriye çorbası, Ciğer yahni, Cacık, İrmik helvası.

Featured Image 01